Toplumsal gelişmenin en önemli unsurlarından biri de uygun rekabet ortamının oluşturulmasıdır. Ancak rekabetin koşulları eşit şartlarda ve herkese açık ve tüm bireyler için geçerli olmalıdır. Dünyada ve Ülkemizde son yıllardaki hızlı değişim ve gelişim, rekabetin şiddetini de artırmıştır. Rekabet, “olsun da ne olursa olsun” şeklinde olursa, değerlerdeki erozyonu da beraberinde getirir. Hedefe ulaşmak için her türlü tuzak kurma, karalama ve kul hakkına dikkat edilmeden, insafsızca davranışın mubah olduğu rekabet ortamı, ne değerlerimize ne de inancımıza uyar.
Diğer taraftan, İnsanın farklılıklarıyla birlikte saygı duyularak dikkate alınması, günümüz dünyasının en çok aradığı ve 21.Yüzyıl boyunca da çok aranan konu olacağı anlaşılmaktadır. Bunun yansıması olarak, Ülkemizde her bireyin kendini ifade edebileceği, aynı kaderi paylaşan bir Ülkenin/Vatanın insanları olma mensubiyetiyle toplumsal barış içinde yaşayabilmeleri önem arz etmektedir.
Bu duygu ve düşüncelerle “Çalışanın hakkını alın teri kurumadan veriniz” Hadis-i Şerifinde ifade edildiği gibi hak edenin hakkını alabildiği,
sağlıklı ve mutlu nice 1 Mayıs’lar dilerim.
İçten selamlarımla...
Prof.Dr.Reşat Kasap